26 Ağustos 1914-
15 Ekim 2008
Anısına saygıyla...

Akdeniz Şiirleri
Sen Deniz Gök,
Bir an dursanız uykuda
Büyür bir yosun geceye karşı.
Tedirgin olur ölüler
Bir an yaslansanız karanlığa,
Sen Deniz Gök.
*
Dalarım engine
Ki yaşadığım
Anladığımdır.
Roma'yla Kartaca'nın arasında
Yüzer, sevgi sevgi
İstanbul.
Böler bir kuş düşüncemi ikiye
Maviden
Yarıda kalır içki.
*
Dersin ki
Ellerimize değecek
Yıldızlar
Büyüyecek büyüyecek de.
Dersin ki
Bir aydınlığı var
Sevgililer için,
Karanlık sessiz de.
Dersin ki
Uyuyamıyorum
Yalnızız
Gece, mavi de.
*
Sessizdi yeryüzü
Yeryüzünde biricik Akdeniz vardı
Akdenizde
Yalnız ikimiz.
Beni seviyor musun dedim,
Yumdu gözlerini uzaklığa,
Tam sorulacak an, diye gülümsedi,
Tam sorulacak yer.
*
Bir kocaman yeşil bir kocaman boz
Yellerde
Çarpar birbirine çarpar enginlere dek.
Dalgaların ucunda yıldızların ucu
Her köpük bir fırtına
Her köpük bir evren.
Su deniz su gök gizlenebilir
Seni sevdiğim
Gizlenemez.
*
Havaya da yalıma da ağaca da benzer ama
En çok suya benzer
Sevgimiz.
Morluğun acısı var sonu yok
Karışır yaşamımıza
Kendiliğinden.
Herkes ölünce toprak olurmuş
Hayır hayır
Bizim su olacağımız besbelli.
*
Akdeniz enginlerde kararmaktadır
Ama
Ben
Öyle maviyim ki.
Akdeniz bir gitmişlikle eski, uzak,
Ama
Ben
Sahibi gibiyim yıldızların.
Akdeniz seni bir daha yaratamaz
Ama
Ben
Seni bir daha sevebilirim.
*
Deli gibi bir gürültu, ansızın,
Yırtılırcasına yarılır sessizlik,
Düşünür Akdeniz.
İşte uçaklar geçer havalarından
Kalır mavilik üstünde apak izleri,
Akdeniz anlar ve sever.
*
Denizdir,
Her akşam üstü
Bütün düşüncelerde
Gelip gider.
Seninle
Acısı
Uzunluğu
Aksi.
Ve gece yarısıdır bu masmavi şey,
Senin
Uzaklarda
Unuttuğun sessizlik.
*
Duymuştun
Bu türküyü
Çok eskiden de.
Bu türküyle anlarsın yelden
Yeşilden
Kadırgaların dibindeki sessiz yosunları.
Bu Akdeniz dalgalarında bu türküde sen
Varsın ışıl ışıl
Ve yoksun biraz.
*
İyice düşün bu bütün yaşamamızdır.
Fazıl Hüsnü DAĞLARCA
26 Ağustos 1914 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Fazıl Hüsnü Dağlarca, 94 yaşında zatürre tedavisi gördüğü hastanede yaşamını yitirmiş, 20 Ekim 2008’de Karacaahmet Mezarlığına defnedilmiştir.
Şiirleri toplumcudur. Toplumculuk anlayışının temeli ise insan ve insan hayatına saygıdır. Fazıl Hüsnü Dağlarca bu yüzden, başka edebi akımlardan ve şairlerden etkilenmemiş, geliştirdiği kendine özgü şiir anlayışı ile eserler üretmiştir. Oldukça üretken şairlerimizdendir. Fazıl Hüsnü Dağlarca sanatla ilgili düşüncelerini şu sözleriyle dile getirmiştir:
“ Sanat eseri hem bir saat gibi içinde bulunduğumuz zamanı, hem de bir pusula gibi gidilmesi gereken yönü işaret etmelidir. ”
Türkçeye bağlılığını, “Türkçem, benim ses bayrağım” diyerek Türkçe Katında Yaşamak adlı şiirinde vurgulamıştır.
Eserleri
Havaya Çizilen Dünya (1935), Çocuk ve Allah (1940) Daha (1943), Çakırın Destanı (1945), Taşdevri (1945), Üç Şehitler Destanı (1949), Toprak Ana (1950)
Aç Yazı (1951), İstiklâl Savaşı-Samsun’dan Ankara’ya (1951), İstiklâl Savaşı-İnönüler (1951), Sivaslı Karınca (1951), İstanbul- Fetih Destanı (1953), Anıtkabir (1953), Asu (1955), Delice Böcek (1957), Batı Acısı (1958), Hoo’lar (1960), Özgürlük Alanı (1960) Cezayir Türküsü (1961), Aylam (1962), Türk Olmak (1963), Yedi Memetler (1964), Çanakkale Destanı (1965), Dışarıdan Gazel (1965), Kazmalama (1965), Yeryağ (1965), Vietnam Savaşımız (1966), Açıl Susam Açıl (1967), Kubilay Destanı (1968), Haydi (1968), 19 Mayıs Destanı (1969), Hiroşima (1970) Malazgirt Ululaması (1971), Kuş Ayak (1971), Haliç (1972), Kınalı Kuzu Ağıdı (1972), Bağımsızlık Savaşı-Sakarya Kıyıları (1973), Bağımsızlık Savaşı-30 Ağustos (1973), Bağımsızlık Savaşı-İzmir Yollarında (1973), Gazi Mustafa Kemal Atatürk (1973), Arka Üstü (1974), Yeryüzü Çocukları (1974), Yanık Çocuklar Koçaklaması (1976), Horoz (1977), Hollandalı Dörtlükler (1977), Balinayla Mandalina (1977), Yazıları Seven ayı (1978), Göz Masalı (1979), Yaramaz Sözcükler (1979) Çukurova Koçaklaması (1979), Şeker Yiyen Resimler (1980)
Cinoğlan (1981), Hin ile Hincik (1981), Güneş Doğduran (1981), Çıplak (1981), Yunus Emre’de Olmak (1981), Nötron Bombası (1981), Koşan Ayılar Ülkesi (1982), Dişiboy (1985), İlk Yapıtla 50 Yıl Sonrakiler (1985), Takma Yaşamalar Çağı (1986), Uzaklarla Giyinmek (1990)
Kommentare