Göğe Bakma Durağı
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi aferin tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gizlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım
TURGUT UYAR
Türk edebiyatının usta şairlerindendir Turgut Uyar. İkinci Yeni akımının en önemli temsilcilerinden olan Turgut Uyar şiirlerinde; aşk, özlem, sevgi, hasret ve özellikle de hüzün konularını işledi. … 1927 yılında başladığı yaşam yolculuğuna, 1985 yılında veda etti. Sevilen şair Turgut Uyar’ı hayattan koparan siroz hastalığı oldu.
Turgut Uyar, Fatma Hanım ile Hayri Bey'in altı çocuğundan beşincisi olarak 4 Ağustos 1927'de Ankara'da dünyaya gelir. Babası orduda harita binbaşısı olarak görev yapmış ve Ankara'nın ilk Latin alfabesiyle yazılan sokak levhalarını geceler boyu çalışarak yazmış bir hattattır. Annesi ise ev hanımıdır. Turgut Uyar, babasının görevinden ötürü ilköğrenimini farklı şehirlerde okurken ortaöğrenimine yatılı askerî okulda devam eder. Bursa Askerî Işıklar Lisesi'nden 1946'da mezun olan Uyar, bu okulda ruh halini şu sözlerle dile getirir:
"Asker okullarında hiç mutlu olmadım. Genellikle yatılı okullarda mutlu olan çocuk yoktur sanıyorum. Başkalarının, hatta somut başkalarının değil de, hiç kavrayamadığım bir otoritenin belirlediği ve çoğu zaman saçma bulduğumuz bir şeyler yaşamak..."
Yükseköğrenimini Askerî Memurlar Okulunda okurken annesinin isteği üzerine 1947'de Yezdan Şener ile evlenir ve bu evlilikten üç çocuğu olur. Okuldan mezun olduktan sonra "kura" ile memur olarak Posof'a atanır. Ayrıca Terme ve Ankara'da da personel subayı olarak görev yapar. 1958'de bu görevden ayrılarak Türkiye Selüloz ve Kâğıt Sanayi'nin Ankara'daki şubesinde çalışmaya başlar ve 1967'de buradan emekli olarak İstanbul'a yerleşir. 1960'ların başında eşinden boşanır. İstanbul'a yerleştiğinde, o dönem Cemal Süreya ile ilişkisi bitme aşamasında olan Tomris Uyar ile şiir üzerine mektuplaşmaya başlarlar. Bu mektuplaşmalar 1969'da evlilikle sonuçlanır. Tomris Uyar ile evliliklerinden bir erkek çocukları olur. Şairimiz 22 Ağustos 1985'te yaşama veda eder.
Turgut Uyar'ın şiire olan ilgisi kendi ifadesine göre çocukluk yıllarında başlamıştır. İlk şiir denemesini de ilkokul yıllarında yapmıştır:
"Güzeldir sevgilim her dakka her an / Güzeldir sözleri kaşı gözleri / Geçtiği her karış sönük topraktan / O anda fışkırır neşe özleri"
Ortaokul ve lise yıllarında ise "Günde üç beş şiir, haftada on beş, günde bir roman yazmıştır." Roman yazarken sıkılan Uyar, Alain-Fournier'in Fransız edebiyatının klasiklerinden sayılan Adsız Ülke'siyle Fyodor Dostoyevski romanlarını okumasıyla roman yazmayı bırakır. Şiirde ise lise son sınıfta Ömer Hayyam, Nedim, Yahya Kemal Beyatlı, Tevfik Fikret, Ahmet Haşim gibi şairleri taklit eder. 1946'da ise dönemin güncel şairlerini okur ve bu durumu "Sonra günümüzün şairlerini okudum da sevindim. Oh dünya varmış dedim." sözleriyle dile getirir. 1947'de "Yâd" adlı şiiri Yedigün'de yayımlanır. 1948'de Kaynak dergisinin başlatmış olduğu bir şiir yarışmasına "Arz-ı Hal" adlı şiiriyle katılır ve yarışmada ikinci olur. 1950'de Kaynak Yayınları tarafından Arz-ı Hal ve Akşam Üzeri Türküsü adıyla ilk kitabı yayımlanır. İkinci kitabı olan ve Nurullah Ataç'ın önsözünü yazdığı Türkiyem ise 1952'de piyasaya sürülmüştür.
1959'da Dünyanın En Güzel Arabistanı adlı şiir kitabı yayımlanır Kitap, Uyar'ın dil, tema, imge, anlatım biçimi, biçim/öz ilişkisi açısından büyük bir değişimi yansıttığı ilk İkinci Yeni kitabıdır. 1962'de Tütünler Islak'ı; 1968'de Her Pazartesi'yi; 1970'te Divan'ı; 1974'te Toplandılar'ı; 1982'de Kayayı Delen İncir'i yayımlamıştır. 1981 yılında Toplu Şiirler adıyla o güne kadar yayımladığı eserleri ilk kez; 1984'te Büyük Saat adıyla ikinci kez toplu olarak basılır.