top of page
1/2

Mecburi İstikamet Ev

Güncelleme tarihi: 6 Ara 2020


EV GÜNCESİ -1


Emekliliğe üç yıl var diye sayıklarken,okulların aniden tatil olmasıyla, istemsiz ev hanımlığına transfer oluverdim. Halbuki mesleği zirvede bırakmak için yeteneklerimi geliştirerek, yeni hayatımda yapacağım etkinlikleri planlıyor , zamanımı kaliteli yaşıyordum.


Sudan çıkmış balık misali haftanın ilk gününe saatin alarmı çalmadan uyandık. Gece uykumuzun kaçmasına sebep, okuduğumuz dinlediğimiz olumsuz kıyamet haberleri olunca, gülen yüzlü günaydın bile diyemedik.


Fabrika ayarlarıma dönmek için şükretmem gerekenleri düşündüm. İstanbul'dan sağ salim yanımıza gelen küçük kızımın yatağında yatıyor olması, ülkemizde tedbirlerin erken alınıp, olası salgının minimuma indirilmesi, ertelenen işleri tamamlayabilme fırsatı yakalamış olmak...


Kahvaltıyı özenerek hazırlayıp, muhabbetle yerken evdeki ilk günümüzün planını yaptık. En önemli soru ne pişirelim? ne yiyelim? oldu. Menüyü belirlerken alışveriş yapma görevi için bir kurban yeterliydi. Oy birliğiyle evin reisini hiçbir yere dokunmamak şartıyla gönderdik.


En sevdiğim mekâna mutfağa ilk giren ben oldum. Köfteyi yoğururken içine sevgimi katmayı da ihmal etmedim. Havuç taratoru özlediğini söyleyen küçük kızımı mutfakta seyrederken gözlerimi yaşardı. Patlıcanlı bulgur pilavı yapacak olan ilk göz ağrıma biraz yardımcı oldum. Eşim de pazı otunu ben aldım ben haşlarım deyince buyur mutfak senindir dedim. Yemek yemek mutluluk verdiği için imece usulüyle çalışmak bize keyif verdi.


Evde kendimizi karantinaya aldığımız ilk gün başarılı bir şekilde yol aldık. Yediklerimizin bize kilo aldırması, psikolojimize bir fazlalık getirmesin diye sporu gündemimize ekleyerek, özel alanlarımıza çekildik.


İlerisi günler için plan yaparken nedense aksilikleri hesaba katmamıştık. Aniden gündemimize düşen korona virüs salgını neleri engelledi. Küçük kızımın önlük giyme törenine gitmek için gün sayarken, o bizi özleyip yanımıza gelmek isteyip, sınavları var diye gelemezken işte bir aradayız. Okulda sınavlar yapacaktık , harıl harıl ders anlatıyorduk. Parabolün tepe noktasını bir yandan bulurken, eşitsizliğin açık kapalı aralıkları arasındaki sayıları topluyorduk. Etkinlikleri planlıyorduk. Geziler için hayaller kuruyorduk.


Ani mi oldu haber vererek mi bize doğru geldi bu virüs bilemiyorum...

Sarılmak, tokalaşmak yasaklanınca birbirimize bakışımız değişti. Sevme, sevilme duygusu kuyuya düşmüş çıkaran yok... Tokalaşma yasağının ötesinde sevme duygusuna da mı yasak geldi. Var olan son kırıntılarda maalesef kayboldu.


Yaşananlar umarım sahip olduklarımızın kıymetini anlatan bir ders verir bizlere. Olumsuz düşüncelerle zehirlenip hem kendimize hem de etrafımıza zarar verecek duruma gelmeden geçer gider inşallah. İyi düşünelim, iyi olsun....


Geçmişte yaşadıklarımızı yazarken, güzel anılar bırakmak dileğiyle...

18 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
1/669
bottom of page