Genelde başlangıçları severim, değişimi yaşamak isterim doludizgin…
Bahar ve yazı severim, başlangıçları severim bitene üzülmeden. Umuda tutunarak hayatın acımasızlığına ve çaresizliğine umut bağlamak isterim “He şey çok güzel olacak” diyerek…
Şaşkınlığım iyice artıyor, henüz şubat baharın geldiğine iyice inanmışken bademle, kardelen kara, ayaza, borana dayanır mı? Camdan çiçek oldu dallar, askıda kaldı sular, karın gizeminde dallar beyaz cennet buz tutarken yıldızlar. Yalancı bahar mı? Bunca olumsuzluklar, yenilgiler, anlaşmazlıkların nedenini anlamakta zorluk çektiğimiz kavgalar siyaset, militan, yandaş sözcükleri kışın ayazından daha çok etkilerken, baharın gelişine tutunmak isterim, dallara bahar durduğunda, umutlar ufukta belirdiğinde esen meltemi yüzümde hissettiğimde anlamaya çalışırım ben.
Doğayı yavaş yavaş yok edişimizi, onun verdiği tepkiyi, çatlayan toprağı, boşalan barajları, yok olan tarımı yalancı bahara mı borçluyuz, cahilce taraf olmaya mı?
Koca bir zaman dilimi savaşmak ve var olanı korumakla geçiyor. Haksızlıklar, yok oluşlar, yalanlar, direnişler ve çareler içinde çaresizliklerle geçti, geleceği bitire bitire. Hayallerimizden vaz geçtikçe gelecek bahara yaza sığınıyorum umutsuzca umuda sığınarak! İçimde büyüyen okyanus tüm haksızlık ve çaresizlikleri keder ve acıları boğacak. Yine baharlar gelecek yine çiçekler açacak, umut ederek yaza kavuşacak.
Bu kaçıncı kuşak, yok edilmek istenen ve harcanan kırılan fidanlar içime süzülen yaşlar.
Yalancı mı baharlar? İçimi acıtırken koskoca bir şaşkınlıkla izliyorum çözümsüz çözümleri, sorunları, sorumsuzlukları, sistem ve iflas etmişliğin dik duruş çabalarının, yalancı baharını!
Zamanı çiğniyoruz geviş getirircesine, yenilgilere doymadan yeniliyoruz yeniden yeniden ve doyamadık baharlara.
Vurdumduymaz kara bir kış yitik şehirler gibi,
Kış yorgunu avare bulutlar
Güneşin kapısı kapalı kış uykusuna yatmış
Her fırtına bir kar tanesi sağanak sağanak boşalır göklerden
Rüzgarın ıslığıyla dağılır dört bir yana
Soluk kesici, buğulu, gizemli baş döndürücü
Zemheriyi bitirecek, zulmü yok edecek
Kış bahçelerinde ışığa, güneşe, maviye, umuda gidiş…
Özgürce yaşamak yeniden yeniden.
Güneşe uzanacak en sert toprağı delerek tüm gücüyle
Ayaza karlı gecelere zemheriye…
Azimle sabret kışın zulmüne yasaklara…
Özgürlüğün kanatları kırılsa da çıkacaksın bir gün
Güneşin yedi rengine aydınlığa doğru
Her şeyin bir sonu vardır, bitecek bu kara kış
Zemheri bitecek, zulüm bitecek.
Ezber bozan güzelliğin narin bedenin bahara erecek
Bir başlangıcın müjdesinde, kardelen bahara erecek
Erecek bahara özgürce, müjdeyi verecek sabret kardelen
Comments