Zeki Sarıhan
top of page

Zeki Sarıhan Kendini Anlatıyor

Güncelleme tarihi: 8 saat önce



"...

Dönemin fikir genişliği ortamında birçoğumuz devrimci görüşleri benimsedik. Fakat kent kültürü dairesine girmedik. Örneğin ben sporla, futbolla hiç ilgilenmedim. Hiçbir maça gitmedim. Spor toto ve kumar oynamadım. Tommiks, Teksas gibi Amerikan çizgi romanlarını okumadım. Hayat ve Ses “mecmua”larını değil, sanat ve edebiyat dergilerini okudum. Dans etmeyi öğrenmedim. Yıldız falıyla ilgilenmem. Boyun bağını zorunlu olduğum için taktım. Bol paçalı pantolon giymedim. Kızların mini etek giymelerini, erkeklerin saç uzatmalarını da her zaman yadırgadım. Şortla denize girerken bile utanırım. Pahalı lokantalarda yemeğe verilen parayı ziyan sayarım. İçkiye alışmadım. Yaş günü kutlamam.

Bunun anlamı, benim ve benim konumumda olan arkadaşların devrimci düşüncelerle tanışmış olmamıza rağmen burjuva şehir kültürüyle temas etmemiş olmamızdır. Sosyalizm sanki kentlere uğramadan uçup gelmiş, bizi bulmuştur. Bu iyi mi olmuştur, kötü mü olmuştur? Bana göre bu bize bazı artı değerler kattı.

Kentli burjuva ailelerinin çocuklarından da devrimciler yetişmemiş değildir. Fakat onların devrimciliği ile bizimkiler arasında farklar vardır. Onlar çabuk parlamışlar ve çabuk sönmüşlerdir. Yenilgi anlarında ya umutsuzluğa kapılıp pasifleşmişler ya da kendi sınıflarının savunuculuğuna soyunmuşlardır. Emekçi kitlelerle (işçi ve köylülerle) kopmaz bağları olanların saf değiştirmesi ise zordur.

..."

6.6.2019 maviADA DERGİSİ, kendi yazısı



 

26 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
1/3
bottom of page