top of page

Ara


Camların Gölgesinde
Foto: Yusuf Erbay camların gölgesinde bir kadın durdu / geceydi bakışları ömrünü salıp caddeye saçlarıyla savurdu gülüşü acı bir şeydi / gülüşü insanlara değil güneşeydi… yüreği gül yaprağı hüznü garipçe gurbetti sıradan ölümler yakışmaz ölümü kıyametti…
Yusuf Erbay
4 gün önce1 dakikada okunur


Ömer Asım Aksoy; Türkçenin Yılmaz Savaşçısı
Ömer Asım Aksoy, (5 Nisan 1898, Gaziantep - 30 Ekim 1993, Ankara), Türk eğitimci, hukukçu, siyasetçi ve dilbilimci. Hayatı boyunca, öğretmenlik, avukatlık, savcılık, milletvekilliği gibi pek çok işi yapmış olmasına rağmen, gerek Türk Dil Kurumunda görev alması, gerekse yazdığı ve yazılmasına öncülük ettiği kitaplarla daha çok dilbilimci yönüyle tanınmaktadır. Hayatı ve eserleri 1922-1925 yılları arasında Gaziantep Lisesi'yle Amerikan Koleji'nde Türkçe, Darülhilafe Medresesi'n
Aycan AYTORE
4 gün önce5 dakikada okunur


Bir Mektup
EZRA POUND * Alnımın üzerinde saçım dümdüz kesilirdi daha; Oynardım sokak kapısının önünde, çiçek derlerdim. Bambu sırıklarına binmiş gelirdin, atlılar gibi, Dört dönerdim yörende, mürdüm erikleriyle oynardın. Chokan köyünde yaşayıp gidiyorduk işte: İki küçük çocuktuk, sevgiden gayrisini bilmeyen. Ondördümde vardım sana, efendim benim. Gülemezdim karşında, sıkılgandım çünkü. Başımı eğer, duvara çevirirdim yüzümü. Kırk kere de çağırsan, gözüm yerden kalkmazdı. Onbeşimde yüzümü
Ezra Pound
5 gün önce1 dakikada okunur


Rum Pontus İmparatorluğu
Asiye Arslan Yazıcı * Trabzon İmparatorluğu ya da Tzaniti (Lazistan) Krallığı (Yunanca: Αυτοκρατορία της Τραπεζούντας, bazı kesimler tarafından bilinen adıyla Trabzon "Rum" İmparatorluğu), Orta Çağ'da Doğu Karadeniz'de kurulmuş yerel krallık. Dördüncü Haçlı Seferi sırasında Bizans İmparatorluğu'nun yıkılmasından kısa bir süre önce bağımsızlığını ilan etmiş (Mart/Nisan 1204) ve 257 yıl boyunca "Roma İmparatoru" olarak Pontus adıyla da tanımlanan Doğu Karadeniz kıyılarına hükme
Asiye A. YAZICI
5 gün önce14 dakikada okunur


CİNCİ HOCA
Niyazi UYAR * Şükriye enine boyuna sınıfın en kuvvetli öğrencisiydi. Ablası ebeydi. “Ebe Hanım!” Yeni atanmıştı köye, bir de babaları vardı: Muhittin Hoca! Muhittin Hoca, az konuşan biriydi. Köy halkının yabancılara olan sempatisinden dolayı kafasına uygun, konuşup anlaşabileceği birilerini bulmuştu. Defineciliğe meraklıydı. Köye dair topladığı bilgilerden köye beş kilometre mesafede Lidyalılara ait tarihi bir mekânın olduğunu öğrenince, çok sevinmişti. Yağmurdan sonra köylü,

Niyazi UYAR
6 gün önce6 dakikada okunur


Deniz Mezarlığı
PAUL VALERY * Üstünde güvercinler gezen şu rahat damın Kalbi atar ardında birkaç mezarla çamın Şaşmaz öğle zamanı ateşlerle yaratır Denizi, denizi, hep yeni baştan denizi Tanrıların sükunu çeker gözlerimizi Bir düşünceden sonra, ah o ne mükafattır İnce pırıltıların o ne saf hüneridir Bir seçilmez köpükte nice elmas eritir Nasıl bi sükun sanki peyda olur o demde Ve güneş uçurumun üstüne gelir durur Ebedi bir davanın saf marifeti budur Zaman kıvılcım, hülya bilmek olur âlemde B
Paul VALERY
6 gün önce1 dakikada okunur


Cumhuriyet 102 Yaşında!
Ayşe ÇİRKOT * 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun Bugün, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük yolunda attığı en büyük adımın, Cumhuriyetimizin ilanının yıldönümü. Bu topraklarda yeniden doğuşun, karanlıktan aydınlığa çıkışın adıdır Cumhuriyet. Atatürk’ün önderliğinde “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” sözüyle yükselen bu büyük miras, bize sadece bir yönetim biçimi değil, bir yaşam felsefesi kazandırmıştır. Cumhuriyet; kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla eş
Ayşe ÇİRKOT
7 gün önce1 dakikada okunur


Cumhuriyet
MERAKLISINA Tarih içinde belli başlı yönetim biçimleri: 1. Mutlak Monarş i: Tek kişilik yönetim biçimidir. Devleti yönetme yetkisi tek bir kişinin elinde olup, kişi bu yetkisini ömrünün sonuna kadar kullanır ve yönetim soyuna geçer. Osmanlı Devleti’nde bu yönetim biçimi uygulanmıştır. 2. Aristokras i: İktidarın soylular sınıfının elinde olduğu bir yönetim biçimidir. Ortaçağda Avrupa devletleri, bugün sembolik biçimde İngiltere buna örnektir. 3 . Federasyon/ Konfederasyo

Şenol YAZICI
7 gün önce10 dakikada okunur


YİRMİ DOKUZ EKİM
Sami GÖK * Bizimkisi Bir sonbahar sevdasıydı Cumhuriyete ve hürriyete Özgürlüğe merhabaydı Sararan yapraklarda Tutsaklığa vedaydı… Oysa biz, ne ekimler görmüştük Kıraç topraklara ekilen Ama bitmeyen, çürüyen Teslimiyet gibi, ihanet gibi Kökleri tutmayan, kuruyan Nasırlı ellerde Ovuşturulunca, un ufak olan… Biz ne ekimler görmüştük Yüz yıl öncesinde Yürekli yüreklere ekilen Bağımsızlık gibi Özgürlük gibi Devrim gibi Cumhuriyet gibi Yediveren gül goncası Her yirmi dokuz ekimde
Sami GÖK
28 Eki1 dakikada okunur
bottom of page







