ZARİFE
top of page

ZARİFE


Mustafa TANER

*



İki kiloluk vita yağı teneke kutularında,sardunya,küpeli,

kadife çiçekleri ile pencerelerin

duvar derinliğinde çatlak camlı

pencere arkasına gizlenen mahallenin genç ve güzel kızlarından biriydi Zarife;

sevdalısı süslü Gada'nın sokaktan geçişiyle, yüreği oynardı yerinden...


Gelinlik çağı gelmiş, toprak dama testi bırakılmıştı.

Evlilik çağı gelmiş genç kız nişanıydı testi. Henüz dünürcü filan gözükmüyordu , ama Zarife, kunduracı süslü Gadaya vurulmuştu.

Mahallenin mektup ulaştırıcısı küçük Fatma, sevgililere gizli taşıdığı mektup başı, kırmızı on kuruş bazen buğday başaklı yirmibeş kuruş sevincini yaşardı.


O gün Süslü Gada evin önündeki dar tozlu sokaktan geçmeyince karanlık olurdu, gündüzün aydınlık umudu.

Zarifenin eli iş tutmaz yemez içmez, kimseye derdini anlatamazdı.

Zarife bir de çok sevdiği ilkokul öğretmeni köy Enstitülü Abdurrahman beyi çok sever ve özlemişti, çünkü doğruluğu, doğruyu, erdemli insan oluşu, o öğretmişti.

Kimbilir gene bir sürgün mü yedi? Yada "komünist!" diye mi, (Görülen lüzum üzerine) öğrencilerinden koparılmıştı?

Düşünceleriyle karmakarışık Zarife, iki sevdayı bir arada özlemle yaşıyordu.


Kısmet bekleyen nice Zarifelerin Anadolunun her yerinde, sırlanmış saksılara hapsedilmiş kır çiçekleri gibi boynu bükük, çaresiz ve tek umudu,

Turnalarla haber salar sevdalısına.

Oysa, Turnalar çoktan göç yollarına düşüp gitmişlerdi.

Süslü Gada,Turnalarla kara sevdaya tutulmuş o da, terki diyar olup göçmüştü...


Zarife, hala çatlak camlı pencerenin arkasındaki teneke kutulu saksılara dert yanıp, gizlice yol gözle


Mustafa Taner

Yalova.

17.12.2023

18 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
1/3
bottom of page