Ahmet ERHAN
Atım öldü, avradım beni sevmiyor, silahım suskun
Sırtımdan kaç güneşi aşırtarak yürüdüm, yok.
Damarlarımdaki alkolü kolonyayla sildim.
Yok, yükseklik korkumu dirseğimle dürterek
Kentin bütün üstgeçitlerinden geçtim
Evlerde kabuk bağlayan yaralarımı dışarıda rüzgar örseliyor
Atım öldü, avradım beni sevmiyor, silahım suskun
Yok sevgilim, olamadım, içkilere daha bir dadandım.
1182734 mesai saatlerinde aranılacak, yok.
Artan her günüm sanki ölüme ekleniyor...
Atım öldü, avradım beni sevmiyor, silahım suskun
Kiraz dalına asılmış bir mendil gibi kaldım
Bekliyorum tarihin kaçınılmaz fırsatlarını
Yok sevgilim, duasız bir din arıyorum, yok.
Leyli bir uyku, alnı örselenmemiş bir insan
Gece yatıya gelen bir umut, gündüz giden bir ehli müslüman
Yağıyorum durup durup bütün yağmurlarımı.
Türklerin anayurdundayım, yalnızım, alkol yok.
Savunduğum her şeyin savunmaya geçtiği, Tanrım.
Yok, boğulsam cezir oluyor, yaşasam med.
Artık evcil olan kelimeler aranıyorum;
Oda, pipo, kitap, çocuk, ev, aile, iş, otobüs.
Atım öldü, avradım beni sevmiyor, silahım suskun
Ancak otuz üç gün üç gece ağlasam avunurum
Yok, Küçük Asya'dayım, ninem Rum, dedem yüzbaşı.
Kanım A Rh pozitif, çok bira içince negatifleşiyor.
Yok sevgilim, bilemedim iki taşı çatıp bir yapı kurmayı.
Atım öldü, avradım beni sevmiyor, silahım suskun
Kanım çekiliyor dünyayı böyle düşündükçe
Yok, sanki durup dururken saçlarım seyreliyor.
Sıcak oldu, genleştim, konformist filan oldum.
Yenik bir hayvan büyütüyorum koynumda, yok.
Atım öldü, avradım beni sevmiyor, silahım suskun
At, avrat ve silah, su, ateş ve toprak.
Bütün dinleri böyle kandırarak dinimi buldum
Öldüğüm gün davula üç kez vurulacak, tören yok.
Kalbim bir ayrılığı çalıyor kampana, tren.
Yok, seni istasyonlarda kaç kere öptüğümü sayamıyorum.
Atım öldü, avradım beni sevmiyor, silahım suskun
365'le 35'in çarpımı neyse ona göre kurdum kendimi
Ondan ötesini ister eksilt ister çoğalt
Devrim misin nesin ver artık şu adresini, yok.
İnkılap! İnkılap! İnkılap! İnkılap!
Ahmet ERHAN
Türk Dili ve Edebiyatı öğrenimi gören Erhan, uzun yıllar Türkçe öğretmenliği yaptı. Adana Demirspor'da Fatih Terim'le birlikte futbol oynayan Erhan, ağır bir sakatlık geçirince şiir yazmaya başladı.
78 kuşağının önemli isimlerinden olan Erhan henüz 23 yaşındayken Alacakaranlıktaki Ülke şiiriyle Behçet Necatigil Şiir Ödülünü kazanmıştı. Şiirleriyle "Cemal Süreya Şiir Ödülü, Halil Kocagöz Şiir Ödülü, Kaybolmuş Bir Köpek İlanı ile 2004 yılında Yunus Nadi Şiir Ödülü, Behçet Aysan Şiir Ödüllerini alan şair son olarak Sahibinden Satılık adlı şiiriyle 2008 yılında Melih Cevdet Anday şiir ödülü 'nü almıştır. Şair yukarıda sözü edilen kitaplarına verilen ödüller dışında yaşamı ve tüm eserleriyle 2005 yılında Dionysos Şiir Ödüllerine değer bulunmuştur.
Derleyen: Nurten B. Aksoy
Comments