ŞEYH BEDRETTİN
top of page

ŞEYH BEDRETTİN

Güncelleme tarihi: 14 Oca 2022

ŞEYH BEDRETTİN

(1358/59-1416)

ÜZERİNE FARKLI BİR BAKIŞ

 

Yeni din inancına, her zaman eski dinden bazı inançlar aşılanır. Yöneticiler, yeni din uygulamaları derhal kabul etmek istemeyen halkın korkmaması için siyasi mülâhazalarla bu tür karışımı benimsemek zorundadır. Eski dinden kalan ritüeller, niçin kutlanıldığı unutulan kutlamalar, bazı adetler yeni dinde de yer alır. Zamanla din oturmaya başlayınca ve farklı mezhepler ortaya çıkınca siyasi iktidarlar düzeni bozan din adamlarını cezalandırır, bazı mezhepleri düşman ilan eder ve mensuplarını yok ederler.

Doğu Roma topraklarında bilhassa Suriye ve Mısır’da çok kanlı mezhep savaşları yaşanmıştır. Az sayıdaki Müslüman orduları bu yüzden kolayca buraları ele geçirmiş ve deyim yerindeyse “Barış gücü” muamelesi görmüştür.


ANADOLU

Tarihçilerimiz Anadolu Selçuklu Devleti ve Osmanlı Devleti’nde çıkan Türkmen ve daha sonra celali İsyanları olarak adlandırılan isyanlarına şu gözle bakarlar. “Her şey güllük gülistanlıkken ruhlara, cinlere kapılmış meczup bir derviş, ‘hadi ayaklanalım’ der ve nedense cennet gibi bir ortamda yaşayan insanlar, rahat batması nedeniyle ‘hadi’ deyip ayaklanırlar. Tarihçiler ve ekonomistler içinde “En olgun çağında” 12 Mart’ın gadrine uğrayıp kederinden erken yaşta vefat eden Mustafa Akdağ’ı ve aynı tarihlerde üniversiteden uzaklaştırılan Doğan Avcıoğlu’nu ayrı tutuyorum.


Dönemin ve sonra olayları yazan tarihçilerin, ulemanın yazdıklarının aksine, isyana önderlik edenlerin bilgi seviyesi dönemin ulemasından az değildi. Kimisi, Baba İshak gibi kadıydı. Börklüce Mustafa, Torlak Kemal cahil dervişler değildi. Torlak Kemal’in bir divanı vardı.


İsyanların siyasi boyutu üstünkörü incelenmez, ekonomik boyutuna hiç değinilmez. Aksine geçiştirilir. Oysa Türkmen- Selçuklu çatışması Büyük Selçuklu döneminde başlamıştır. Devlet yönetimi hızla Türkmen kütlesinden kopmuş ve Farslara, paralı kapıkullarına dayanmıştır. Türkmenler, bu sebepten merkeze karşı ayaklanan hanedan üyelerinin yanında saf tutmuşlardır. Bu durumu gören ünlü Selçuklu Veziri Nizamülmülk, “Türkmenlere de devletten pay vermek gerekir” demiştir. Ama bu söylemine kulak asılmamıştır. Türkmen-Selçuklu çatışması Türkmenlerin Anadolu’ya göçünü hızlandırmıştır, diğer yandan da Selçuklu Devleti’nin sonunu getirmiştir. Aşiretleri dağılan / dağıtılan Türkmenlerin sığınacak “Baba”lardan başka kimsesi kalmamıştı. Moğollara karşı yapılan bir ayaklanmaya Mevlana’nın bir oğlu da katılmıştı ve savaşta ölmüştü. Türkmen boyları Moğolların baskısından kurtulmak için uçlara ve Ege’ye sığındılar.

...

*

Bedrettin’in İsyanından 60-70 yıl önce Doğu Roma’nın Balkan topraklarının Güney bölümünde, özellikle Trakya’da sınıfsal bir ayaklanma çıkmıştı. Bu yörede Edirne’den başlayarak, büyük arazi sahiplerine, soylulara, zenginlere karşı esnaf ve yoksul halk

Şeyh Bedrettin / Ekrem Hayri Peker /  maviADA

ayaklanmıştı. Ayaklanma bütün Trakya yayılmış, Selanik bu ayaklanmanın ikinci merkezi olmuş, bölgedeki zenginler ve asiller öldürülmüştü. Ayaklananlara Zelotlar deniliyordu. İmparat


or, Kantakouzenos, bu ayaklanmayı büyük güçlükle ve dostu Aydınoğlu Umur Bey’in yardımıyla bastırabilmişti. (Umar, Bilge, Türk Halkının Ortaçağ Tarihi, s,166)

**

Bedrettin’in babası, Edirne yakınlarındaki Samaona hisarında kadı idi. Bursa, Konya, Kahire’de öğrenim gördü. O dönemde bu kentlerin yazı sıra Tebriz, Şam ve Halep kentleri de önde gelen kültür merkezlerindendi.

...



17 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
1/3
bottom of page