Arkadaş Zekai Özger

23 Şub 20192 dk.

Aşkla Sana

En son güncellendiği tarih: 10 Oca 2022

dağ ateşiyle ısıtan
 

 
yüzünü
 

 
kanla yıkayan dostum
 

 
senin
 

 
uyurken dudağında gülümseyen bordo gül
 

 
benim kalbimi harmanlayan isyan olsun
 

 
şimdi dingin gövdende
 

 
uğultuyla büyüyen sessizlik
 

 
bir gün benim elimde
 

 
patlamaya sabırsız mavzer olsun
 

 
başını omzuma yasla
 

 
göğsümde taşıyayım seni
 

 
gövdem gövdene can olsun

söyle bana ey
 

 
ölümün açıklayıcı pervanesi
 

 
hangi yavru tek başına yiğittir
 

 
hangi yangın bir başına söndürülür
 

 
ah herkes susuyor
 

 
hiç kimse bilmiyor içimin yangınını
 

 
ah herkes mi susuyor
 

 
kalbimi kalbine bağladığım dostum
 

 
ah herkes mi susuyor
 

 
kalbi kalbimize benzeyen dostlar
 

 
bir çarmıh gibi bırakıyorken kendini dünyaya
 

 
hayatın ateş renkli kelebekleri
 

 
bir bir tutuluyorken korkunç koleksiyonlar için
 

 
ah herkes mi susuyor

bağırsam içimdeki dehşeti
 

 
hırsım deler mi toprağı
 

 
beni
 

 
acısıyla onduran
 

 
dostumu
 

 
aşkla vurduran hayat
 

 
sana
 

 
yaşananla harlanan bağrımın sevdasını akıttım
 

 
dünyanın yeni baharına
 

 
çatlarken kadim güneş
 

 
bağrım delinirken fidanların kanıyla
 

 
anamın doğurgan karnıdır diye
 

 
sevgilimin sütlenecek göğsüdür diye
 

 
dostumun üretken gülüdür diye
 

 
sana bağlandım
 

 
sana sarıldım

beni umutsuz koma
 

 
tarihle avutma beni
 

 
çünkü aşkla sınanmışım sana
 

 
sana yangınla, suyla, ateşle
 

 
ölümle, yaprakla, şiirle sınanmışım
 

 
ey yaşarken kanayan acı
 

 
şimşekli gök, tufan, kan fırtınası
 

 
uçurum kıyısında hızla büyüyen ot
 

 
yapraksız bir ölümün anısı için
 

 
körpecik kuzuların derisi için
 

 
beni tarihle avutma
 

 
umutsuz koma beni

akıtsam deliren sevdamı
 

 
köpürür mü hayatı besleyen su
 

 
ey benim
 

 
yedi başlı kartalım
 

 
her başını
 

 
bir dağ başlangıcında koyanım
 

 
senin
 

 
böyle diri bir akarsu gibi kıvrılan gövdendir
 

 
bizim aşkımızı solduranların korkusu
 

 
çünkü elbette bir su
 

 
kendi akacağı toprağın sertliğini bilir
 

 
ve suyun gövdesiyle yırtılınca toprak
 

 
artık ırmak mı ne denir
 

 
işte devrim
 

 
ona benzer bir akışın hızına denir


 
yarın ne olur bilirim ben
 

 
bahar gelir, otlar büyür
 

 
ölüm de yapraklanır
 

 
bir dağ bulur uzun uzun bakarım
 

 
bir çam ağacı gölgesi
 

 
güzel kokular veren
 

 
bir damla güneş görünce
 

 
sana da gülümseyeceğim yarin

şimdi senin uzanıp yattığın otlarda
 

 
yarın yeni bir yeşillik büyüyecek

Arkadaş Zekai Özger : (8 Ocak 1948-5 Mayıs 1973) 1948 yılında Bursa'da doğdu. Ankara SBF Basın Yayın Yüksek Okulunda okudu. TRT Ankara TV'de çalıştı. SBF polislerce basıldığı bir gün başına ağır darbeler yedi. Aradan yıllar geçtikten sonra 5 Mayıs 1973'te sokakta ölü bulundu. Beyin kanamasından öldüğü belirlendi.
 

 

 
Erken ölümü nedeniyle "Ne zaman yayımlarsam yayımlayayım adı 'Sakalsız Bir Oğlanın Tragedyası' olacak!" dediği şiir kitabını yayımlama olanağı olmadı. Dergi ve gazetelerde yayınlanan şiirleri ölümünden sonra Tekin Sönmez tarafından "Şiirler" adıyla bir kitapta toplandı (Nadas Yayınları, 1974) . İkinci basımı "Sevdadır" adıyla yapılan kitap (Mayıs Yayınları, 1984) daha sonra da bu adla yayımlanmaya devam etti. Kenan Yücel tarafından yayına hazırlanan "Sakalsız Bir Oğlanın Tragedyası" adlı kitapla şairin şiirleri gerçek adına kavuştu.
 

 

 
Şiir yazdığı yıllardaki üniversite ortamının da etkisiyle ölüm ve cinsellik konularını sık sık işledi. Çoğu arkadaşının aksine dönemin sert siyasi şiir geleneğine uymayıp kendi yalnız yolunu oluşturduysa da ölümünden sonra adı akıllarda kalan arkadaşları değil o olmuştur. Tahir Abacı'nın da dediği gibi en çok da Arkadaş'a yakışmıştır bu kimlik.
 

 

 
Arkadaş Zekâi Özger adına, İzmir'de Mayıs Yayınları tarafından 1996'dan bu yana her yıl şiir ödülü verilmektedir.
 

 
Eserleri: Şiirler (1974) , Sakalsız Bir Oğlanın Tragedyası (2014)

    110
    1