
Bu böyle bir şiir işte Ay girince geceye Bu şiirde bakır yeşil Çuha, delik deşik lekeli masalarda İhtiyarlar en kimsesiz ihtiyar Kahveler nargilesiz
Bu şiirde çatanalar denizsiz Çocukların gözü pamuk helvacılarda Kadınların kocaları haylidir işsiz
Badem çiçekleri kırağı pası Bahar ayaksız elsiz Sıkıyönetim gecesinde bir yüzün kalmış Çırılçıplak Kimliksiz
Bu şiirde aşk Yüzümde unuttuğun utanmasız bakışın Mor kumlarda çürümüş deniz kabuğu İkindi güzlerine düşürdüğün bir tarih
Bu böyle bir şiir işte Ay vurunca yüzüme