yaşamak! bildiğin değil sağım solum önüm arkam sobe değil öyle değil aldım verdim ben seni yendimden önce portakalı soydum başucuma...

Ağaç bildiğimiz ağaç kollarından ağrıyor yapraklarından ince sulu damarlarından kopuyor çimento bilmez harçtan anlamaz için için yaktık...

ne de güzel başlamıştık gül yaprakları niyetineydi şiirler şarkı şarkı konfetiler ne güzeldi ne güzel aşka susuzdum insana aç...

Ben değil miydim naif bir dizenin dibine kıvrılıp uyuyan ülkemde itilmişliğime aldırmadan ben değil miydim şafak yakışağı güneşten sarı...

mevsimlerin şaşkınına kaldık yağmurların taşkınına olur mu damarda kan hala delikanlı bahtı kara, aklı tutuk bir çağa kaldık insan...

Sen ay ışığına kanmış Lodosla çalkalanan deniz Sen her esende duvağı savrulan palmiye Şahit olmalı dolunayı eksilen gece Ben O'nu ayvanın...

Göz açar açmaz yare Uzak yeşile, sahici güneşe Ucu yanık bir günaydın bırakmak belki bayram Baba ocağında Ana kucağında Şehrin kalabalık...

anlamalısın hıçkırık tutmuş sabahları meşaleler bir bir sönecek birazdan yollar yolculara hep hazır kim gidecek, bulacak kim soracak iğne...

şimdi, işte hemen şimdi şuracıkta kendime kurulu darağacımın reçine kokusundan olma prangalardan doğma ilhamıyla uygunsuz içerikler...

Biz çocuktuk Alımızdı beyazımız 23 Nisan bayramdı Salt kutlamak değil yaptığımız Kıvanç, onur Duyguların en yoğun Jilet kadar keskin...

Hani geliyorsun ve geldin ya! Gelişlerin hep Bahar... Konuştuk ve konuşurken sayısız kere duydum sesindeki kuşları ya, gülüşünde...

çitlerin arasından renkleri soldurup sırmalarını topluyor giden o ufuk çizgisini kanatan güneş sonrası akşam az öncesinden geçilmiş ki...

"Gözlerim açık gider sana doğruyu söylemezsem Ben seni artık sevmiyorum" Ellerin nazik, ege akşamları ılık meltemleri toplamış, çiçekten...

ağaçları uçlarında taze, ışkınlarını dudağımı uzatmışım, gökyüzünü öpüyor gibi oluyorum sesinin tınısıyla çiçeklerinden başladığım bahara...

Sarsıcı bu; o kadar büyük sözleri biz sadece sanarak mı ediyoruz? Oysa , hislerine yüzde yüz güvenerek hareket etmek kadar, sanmak da çok t

baharı müjdeliyordur ve onun kadar delikanlı sizin de yağmurlarınız vardır mutlaka ıslaktır da yeri gelmişken yağmurlu bir mektup bu ve...

Durup düşündüğüm zaman, bu Korona illeti, iyi ki benim okul çağlarıma denk gelmemiş diyorum. O üç aylık yaz tatilinde bile okulum,...

eski filmlerden alıntı biraz biraz kapalı gişe film afişi kırmızı beyaz sancılar iliklenirken kalbimize ayağımızın altında kaç dal...

Gülseren ENGİN yazar * SÖYLEŞİ / Zeliha AYDOĞMUŞ 1946'da İstanbul’da doğdu. Çocukluğu ve gençlik yılları Ankara’da geçti. 1971'de hekim...