Ölü Bir Çocuğa Gazel
top of page

Ölü Bir Çocuğa Gazel


Her akşam üzeri bir çocuk ölür, her akşam üzeri Granada’da. Her akşamüzeri yerleşir de su dostlarıyla konuşur baş başa.

Yosundan kanatları var ölülerin. Bulutlu yel ve duru yel yan yana süzülen iki sülündür kuleler üstünde, gündüzse yaralı bir oğlan.

Havada kalmazdı tek kırlangıç gölgesi şarap mağarasında rastlayınca ben sana, tek bulut kırıntısı kalmazdı yerde sen ırmakta boğulup gittiğin zaman.

Yuvarladı vadi köpeklerle süsenlerini bir su devi yıkılınca dağlara. Gövden, ellerimin mor gölgesinde, bir soğuk meleğiyle, kıyıda cansız yatan

*

Federico Garcia Lorca

5 Haziran 1898 - 19 Ağustos 1936

1898 yılında, İspanya'nın Granada bölgesindeki Fuente Vaqueros kentinde doğan İspanyol şair Lorca, yüzyılının en büyük iki İspanyol şairinden biri olarak kabul edilir. Lorca'nın başarısında çocukluğunun büyük payı vardır. Granada'nın Fuentevaqueros kasabasında, varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Lorca'nın babası ateşli, canlı, neşeli bir adam; annesi ise sessiz ve ağırbaşlı bir kadındı. 1928'de yazdığı Romancero gitano (Çingene Baladı) ile ün kazanan Lorca, Salvador Dali ile birlikte İspanya'nın çağdaşlaşması için çalışan sanat adamlarından birisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Şiirde, politikada ve ahlak anlayışında modernliğin savunucusu olan Lorca, eşcinsel tercihi nedeniyle Katolik Kilisesi ile arasının açılmasına neden olur. 1918'de, burjuva sınıfını, yeryüzünü şiirle doldurmuş olan İsa'yı katletmekle suçlayan Lorca, geçtiğimiz günlerde gelmiş geçmiş en başarılı edebiyat eseri seçilen Cervantes'in Don Quixote (Don Kişot) 'u bir İsa figürü olarak ele alanlara katılır. Şair kavramını acılar çekmesi gereken bir kimse ile özdeşleştiren Lorca, İsa'nın hem katledilişini kınar, hem de kanının akması gerektiğini ifade eder. 'New York'ta Bir Şair' adlı eserinde Manhattan'ı, cesede doymayan bir mezbahaya benzeten Lorca, 'hayvanların can çekişenler için öldürülüşünü' kaleme alarak kafasındaki batı anlayışına yönelik eleştirel yaklaşımlarını göz önüne serer. Lorca ve 'Deli' lakaplı Salvador Dali, vücuduna saplanan oklar ile tasvir edilen Katolik Ermişi Aziz Sebastian'ı Aziz Yansızlık olarak yapıtlarında tasvir ederler. Dostlarınca apolitik bir sanatçı olarak nitelenen ve herhangi bir görüşe organik bağlarla bağlanmayan Lorca, yazdığı Yerma ve Bernarda Alba'nın Evi isimli oyunlarda ise Katolik Kilisesi, yükselen Nazizm ve milliyetçilik akımlarına karşı olan tutumunu yansıttı. Giyim kuşamında ve evinin dekorasyonunda ölüm ile özdeşleştirdiği beyaz rengi tercih eden şair, burjuva tarzı zevkler ve milliyetçilik ile çatışan çalışmalar yapmakta ve Franco'cuları masumiyeti katletmekle suçlamaktaydı. Şiirlerinin yanısıra tiyatro için yazdığı ve sahnelediği oyunlarla da ünlenen Lorca, eserlerinde hastalık hastalığını ve ölümü üzerine senaryolarını Kanlı Düğün (Blood Wedding, 1935) , Yerma (1937) ve şiirlerinde başarı ile yansıtmış; ölüm - yaşam, verimlilik - kısırlık gibi çelişkiler arasındaki inişli çıkışlı çizgiyi başarı ile yakalamıştır. 19 Ağustos 1936'da doğduğu yörede Franco'nun adamları tarafından öldürülen Lorca, uluslararası camiada -özellikle de bir dönem yaşadığı Arjantin'de oldukça büyük bir yas ve öldürülüşüne duyulan tepki ile- alanında idolleşmiş, saygın fakat marjinal bir edebiyat adamı olarak hatırlanmaktadır. Eserlerinin dünya çapında tanınmasının sebebi Lorca'nın geleneksel İspanyol kültürü ile çağdaş yaşamın sorunlarını içtenlikle işlemiş olmasıdır. Şiirlerindeki yaşama coşkusunu, doğa sevgisini, hüzün dolu duyguları her insan tanır ve kendine yakın bulur. Lorca'nın sade ve derinlikli şiirleri, geniş kitlelerce kabul görmüştür. Sürrealist bir ressam olan Salvador Dali ve yönetmen Luis Bunuel 'in yakın arkadaşıdır.

Eserleri

Impresiones y paisajes (Impressions and Landscapes, 1918) Poema del cante jondo (Poem of Deep Song, 1921) Libro de poemas Book of Poem, 1921) Oda a Salvador Dali (Ode to Salvador Dalí, 1926) Canción de jinete (Songs, 1927) Primer romancero gitano (Gypsy Ballads, 1928) Poeta en Nueva York (A Poet in New York,) Llanto por Ignacio Sánchez Mejías (Lament for Ignacio Sánchez Mejías, 1935) Seis poemas gallegos (Six Galician poems, 1935) Diván del Tamarit (The Diván of Tamarit, 1936) Sonetos del amor oscuro (Sonnets of Dark Love, 1936) Primeras canciones (First Songs, 1936) Tiyatro El maleficio de la mariposa (The Butterfly's Evil Spell, 1919-1920) Los Títeres de Cachiporra (The Billy-Club Puppets, 1922-1925) Mariana Pineda (1923-1925) La zapatera prodigiosa (The Shoemaker's Prodigious Wife, 1926-1930) Amor de Don Perlimplín con Belisa en su jardín (The Love of Don Perlimplín, 1928-1933) El público (The Public, 1929-1930) Así que pasen cinco años (When Five Years Pass, 1931) Retablillo de Don Cristóbal (The Puppet Play of Don Cristóbal, 1931) Bodas de Sangre (Blood Wedding, 1932) (Kanlı Düğün) Yerma (1934) Doña Rosita la soltera (Doña Rosita the Spinster, 1935) Comedia sin título (Play Without a Title, 1935) (yarım) La casa de Bernarda (The House of Bernarda Alba, 19 Haziran 1936) Kısa Oyunlar El paseo de Buster Keaton (Buster Keaton goes for a stroll, 1928) La doncella, el marinero y el estudiante (The Maiden, The Sailor and The Student, 1928) Quimera (Dream, 1928) Senaryo Viaje a la luna (Trip to the Moon, 1929)


/

DERLEME/ Kaynak, İNTERNET

19 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

BİR ANDA

1/3
bottom of page