top of page

Seçimin Yıldızları

Güncelleme tarihi: 22 Oca 2022




Bir seçim daha bitti. Birkaç küçük olay dışında %83 gibi bir katılımla sorunsuz geçti.


Kuşkusuz üzerinde daha çok yorum yapılır. Herkes kendi hanesine yazacak bir başarı öyküsü uydursun hele, görmediğimiz neleri gösterirler bekleyin azıcık...

Seçtiklerimizin yaratacağı düş kırıklıklarını konuşacağımız çok zamanımız olacak nasılsa...


Biz bu güne bakalım...




Onlar ne derse desin seçimin özeti; biber intikamını aldı, olsa gerek. Ekonomi savaşından AKP tartışılmayacak kayıplarla çıkarken, muhalefet umuda yelken açtı v


e oyunu ciddi olarak artırmasa da somut bir kaç başarıya da imza attı. Ankara gibi bürokrasinin kalbi, İstanbul gibi bir dev metropol bile el değiştirdi... Ki o İstanbul enteli, danteli, aykırısı, beyaz Türkü, etnik grupları, gecekondusu, varoşu, Şişlisi, Sultanbeylisi... seçmen profiliyle tam Türkiye'dir. Yani seçmen yarını işaret ediyor. Ya çözeceksin ya çözeceksin...

Acil çözüm bekleyen de biberin de içinde yer aldığı bilcümle zerzevat... yani ekonomi...


Keşke o kadar kolay olsa...



Akılda kalan hoş sedalardır.


Kılıçdaroğlu'nun "... yenmek düşmana karşıdır, yendik demek yakışık almaz, başardık demeli," sözü bunlardan biri. Her zaman bir şartlı refleks gibi AKP'nin önüne attığına dört el saldıran çoğu kez de didik didik edeceğim derken oltaya yakalanan muhalefet lideri, uzun süre anımsanacak güzellikte bir sözü nihayet bulabildi.


AKP cephesi ve özellikle cumhurbaşkanı alıştığı sertliği ancak son aşamada yumuşatabildi.


Bahçeli alem bir siyasetçi, sanki MHP'deki kan kaybı ona yaramış, denilebilir ki siyasetçilerin de en rahatı, belagat yeteneğini en ağdalısından ama yerinde sözcüklerle şova dönüştürme fırsatını hiç kaçırmıyor. Bahçeli'nin evirip çevirip sunduğu "BEKA" meyvesini verdi mi bilinmez ama bizzat ittifak ortağıyla yarıştığı kimi yerlerde birinci rauntta nakavt eden şampiyon gibiydi, tulum çıkardı."




HDP ciddi oy kaybının yanında Güneydoğu illerinde kimi belediyeleri AKP'ye kaptırırken, HDP'nin muhalefeti destekleyeceği iddiaları havada kaldı, hatta kaybettiği yerlere bakınca galiba HDP'li seçmen sonunda AKP'yi seçmeyi yeğledi, izlenimini de yarattı. Yine de HDP'NİN ADAY GÖSTERMEDİĞİ büyük şehirlerde HDP'li seçmenin katkısı olduğu varsayılırken, AKP'nin elinde olan Kars'ı HDP'ye kaptırması açıklanamayan kör nokta olarak kalacak gibi...


CHP'nin oylarını böleceği kaygısı dile getirilen, çoğu CHP'den devşirme adaylarla yarışa katılan DSP, kuşkusuz sosyal demokratlardan hatırı sayılır oy çaldı, ama bir varlık gösteremedi, bir belde belediyesi bile kazanamadı. Bir zamanlar İstanbul adaylığıyla %40 gibi bir oy toplayan Sarıgül'ün bu DSP macerasını siyasi yaşamının sonu diye yorumlayanlar çıktı. Öte yandan geçen seçimde adı gündemde olan Muharrem İnce'den de bu kez yakınlığı olan son kişilerin de seçilemeyişiyle aynı biçimde söz ediliyor, güz türküleri fonda...

Saadet Partisi ve ötekiler mi, sahi onlar nerdeydi?


Sen ne nankörsün siyaset...


Belli ki bu seçimde de halka güvenmenin gerekliliği bir kez daha kanıtlandı, o ne yaptığını iyi biliyor gibi. Muhalefet adayları biraz daha sağlıklı resimler verseydi ki, bu tespit doğrudur, bu seçim AKP ceketin kolundan çıkardı. Ne var ki oluşan aday belirleme tiyatrosuna bakan halk, belki umarsızlıkla hallederse gene bunlar halledecek deyip AKP'ye şans verdi. Son şans olduğunun altını çizerek hem de...



Görünüşte oy oranı değişmese de seçmenin öncelikli tercihinin ekonomi olduğu bu kez de görüldü ve iktidarı ciddi anlamda uyardı. Son dönemde her fırsatta seçim yapmaya yakın duran iktidarın önümüzdeki süreçte ekonomide ciddi çözümler üretmeden halk nezdinde seçime ya da halktan ara dönem karne almaya bile kolayına sıcak bakacağı hiç akla gelmesin.


Akşener'in seçim konuşmalarında söylediği sözleri ciddiye alınacak tahlillerdi: "Ben Cumhurbaşkanını tanıyorum, seçmen oyunu akıllı kullanır, AKP'nin kulağını çekerse biliyorum cumhurbaşkanı ipek gibi olur," diyordu. Hapis tehditlerine karşın sergilediği onurlu dik duruşun yanında ruhsal çözümlemeleriyle de seçime damga vurdu muhalefetin tek bayan lideri.

Onun tahlillerinin yerindeliği mi, yoksa AKP'nin toplamda korkulan boyutlarda bir kayba uğramadığı görüldüğünden mi, seçim sonrası açıklamalar da Cumhurbaşkanımız, çalışmalar sırasındaki tarzını bırakıp bu kez empatiyi yüksek tutuyor.



Kırklareli'nden CHP'den adaylığı onaylanmayan eski belediye başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu'nun, bağımsız aday olarak katıldığı seçimde ciddi sonuçlar alan MHP'ye de CHP'ye de diz çöktürmesi, geçen dönem Tunceli Ovacık'ta yaptıklarıyla gündem olan Fatih Mehmet Maçoğlu'nun bu kez TKP listesinden TUNCELİ iline başkan olması ilginç sonuçlardı.


Çoğu yerde başabaş giden seçimlerde Yalova 600 oy farkla her zamanki adil dağılım rekorunu sürdürdü. Bursa ve İstanbul sonuçlarını on saate yakın süre donduran, bir tür manipülasyona olanak verip YSK'yı bile suçlu duruma düşüren Anadolu Ajansı, bizzat YSK başkanının, "kim onlar ya, bizim müşterimiz bile değiller" sözleriyle itibarsızlığa mahkum edilirken, yine de bu seçime de acaba kedi iktidar lehine etrafta mı gene, düşüncesinin gölgesini düşürmeye başardı. Ah sen ne olasın ajans, AKPye kıyak mı geçiyor, kuyusunu mu kazıyor belli değil, bu basiretsizlikleriyle.


Bu seçimin bir başka ilginçliği de itirazlarda yaşanacak görünüyor. Daha önce muhalefet adaylarının şikayetleriyle gündeme gelen itiraz bu kez iktidar partisince yapılacak sanki.


Kabul etmeli ki gerek Binali Yıldırım bir tık daha iyisiyle gerekse Ekrem İmamoğlu sergilediği performansları, güleryüzleri, ötekini kucaklar duruşları ve en çok "Biz tebrik etmeyi de biliriz...." halleriyle bu seçimin tartışılmaz yıldızları ve gelecekte olması arzu edilen politikacı modelleriydi...

Umarız bu, bir şirin görünme gayreti değil sahicidir ve böyle de gider.


Güzel bir his, sanki Trump Devri, yani insanın ilkel halinin iktidarı istilası bitiyor.


BAHAR geldi de ondan mı?


BİBER de ucuzlar mı?


Anladık dolar bizim değil, hükmümüz geçmez, ama ona ne oluyor?

22 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör